Bugün milli mücadelenin lideri, Cumhuriyetimizin kurucusu Atamızın ebediyete uğurlanışının 82.yılını anmaktayız. Ancak Atatürk ‘’ Benim naçiz vücudum, bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet payidar kalacaktır.’’ ve ‘’ İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!’’ sözleriyle yaşatılması gerekenin onunda en çok kıymet verdiği ve hizmet etmekten onur, gurur ve şeref duyduğu bu aziz devlet ve millet ve yüce ilkeler olduğunu gelecek nesillere hep vurgulamıştır.
Hayatını ülkesinin ve milletinin bekası ve selametine adayan Büyük Önder'in “En büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti'ni emanet ettiği Türk gençliğinin millî birlik ve beraberlik şuuru ile Ülkemizi O’nun gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarma ülküsü etrafında kenetlenerek elde ettiği başarı ve kazanımlar; bugün Ülkemizi dünya politikası ve ekonomisinde söz sahibi bir ülke konumuna getirmiştir.
Atalarımızın aziz hatıralarının değerinin idrakiyle Cumhuriyetimizin vakarını her şeyden üstün tutarak Atatürk'ün ideallerini gerçekleştirme konusundaki kararlılığımız ile milletimizin alî hedeflerine koşuyor olmak bizler için en büyük gurur ve onur kaynağıdır.
Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin banisi, eşsiz devlet adamı, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygı ve minnetle anıyor, O’na, kahraman silah arkadaşlarına, aziz şehitlerimize ve ebediyete irtihal eden şanlı gazilerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Ruhu şâd olsun.”